9. Sınıf Kimya Ders Kitabı Sayfa 22-23-24-25 Cevapları Meb Yayınları

9. Sınıf Kimya Ders Kitabı Sayfa 22-23-24-25 Cevapları Meb Yayınları
9. Sınıf Meb Yayınları Kimya Ders Kitabı Sayfa 22-23-24-25 Etkinlik-1.2 Cevaplarını yazımızın devamından okuyabilirsiniz.

9. Sınıf Kimya Ders Kitabı Sayfa 22 Cevapları Etkinlik 1.2 – Kimya Her Yerde II (MEB Yayınları)


1. Yönerge: Aşağıdaki görsellerde alüminyum folyonun hangi amaçlarla kullanıldığını numaralandırılmış yerlere yazınız.

  1. Fırında yemek pişirme ve gıdaların korunması → Yemeklerin dengeli pişmesini sağlar, lezzetini ve suyunu kaybetmesini önler.
  2. Gıdaların saklanması → Peynir, sandviç gibi yiyeceklerin hava ile temasını engelleyerek tazeliğini korur.
  3. Araçlarda kullanım → Isı ve nemden korunma amacıyla otomobil bölümlerinde kullanılabilir.
  4. Isı yalıtımı → Radyatör arkalarında ısı kaybını azaltarak enerji tasarrufu sağlar.

2. Yönerge: Bir aşçı, eti fırında farklı şekillerde (folyonun parlak yüzeyi dışta veya mat yüzeyi dışta kalacak şekilde) sararak pişirmiştir. Sizce bu farklılık etin pişmesini etkiler mi?

Cevap: Alüminyum folyonun parlak yüzeyi ısıyı ve ışığı yansıtır, bu yüzden parlak taraf dışa geldiğinde et daha yavaş pişebilir. Mat yüzey ise ısıyı soğurur, bu nedenle mat yüzey dışta olduğunda etin daha hızlı pişmesi mümkündür. Ancak bu farklılık günlük pişirme süresinde çok büyük değişiklik oluşturmaz, yalnızca küçük farklılıklar meydana getirir.


9. Sınıf Kimya Ders Kitabı Sayfa 23 Cevapları

MEB Yayınları – Deney: Alüminyum Folyonun Hangi Tarafını Kullanalım?


Deneyin Adı: Alüminyum Folyonun Hangi Tarafını Kullanalım?

Deneyin Amacı: Alüminyum folyonun parlak ya da mat tarafını kullanmanın enerji tasarrufuna etkisini belirlemek.

Malzemeler: Alüminyum folyo, ısıtıcı, termometre, kronometre, beherglas, su, mezür, makas, cetvel.


İşlem Basamakları:

  1. Eşit boyutlarda iki parça alüminyum folyo kesilir.
  2. İki beherglasa eşit miktarda su konur ve başlangıç sıcaklığı ölçülür.
  3. İlk beherglas alüminyum folyonun parlak tarafı dışta kalacak şekilde sarılır.
  4. İkinci beherglas ise mat tarafı dışta kalacak şekilde sarılır.
  5. Beherglaslar ısıtıcıya yerleştirilerek aynı anda ısıtılmaya başlanır.
  6. Termometre ile belirli aralıklarla sıcaklık değerleri kaydedilir.
  7. Kronometre yardımıyla ısınma süresi ölçülür.
  8. Elde edilen veriler karşılaştırılır ve yorumlanır.

Değerlendirme Soruları

1. Deneyden elde ettiğiniz verilere dayanarak sonuçlarınızı özetleyiniz.
Parlak taraf içe gelecek şekilde sarılan beherdeki suyun daha hızlı ısındığı, mat taraf içe gelecek şekilde sarıldığında ise suyun daha yavaş ısındığı görülmüştür.

2. Sizce aşçı zamandan tasarruf sağlayabilmek için alüminyum folyonun hangi tarafını kullanmalıdır?
Aşçı, ısıyı daha iyi yansıttığı için parlak tarafı içe gelecek şekilde kullanmalıdır. Böylece yiyecek daha kısa sürede pişer ve enerji tasarrufu sağlanır.

3. Alüminyum folyonun parlak ya da mat tarafını kullanmak enerji tasarrufu açısından fark oluşturdu mu?
Evet. Deney sonuçlarına göre parlak taraf içe gelecek şekilde kullanıldığında daha az enerji harcanmıştır.

4. Alüminyum folyonun parlak ve mat tarafları arasında ısı iletkenliği farkı var mıdır?
Evet, vardır. Parlak yüzey ısıyı daha fazla yansıtır, mat yüzey ise daha fazla soğurur. Bu nedenle pişirme süresinde küçük farklılıklar oluşur.

5. Deneyde alüminyum folyo yerine kullanılabilecek farklı ürünler öneriniz.
Isıya dayanıklı cam kapaklar, çelik tencereler, seramik kaplar ve pişirme kâğıdı kullanılabilir.


9. Sınıf Kimya Ders Kitabı Sayfa 24 Cevapları MEB Yayınları


1) Marinasyonda kullanılan sosun asitliği ile yiyecekte biriken alüminyum miktarı arasında nasıl bir ilişki vardır? Açıklayınız.

Cevap: Marinasyonda sosun asitliği arttıkça yiyecekte biriken alüminyum miktarı da artmaktadır. Çünkü asidik çözeltiler alüminyum ile daha hızlı tepkimeye girerek metalin gıdaya geçişini kolaylaştırır.


2) Sıcaklık ile yiyecekte biriken alüminyum metalinin miktarı arasında nasıl bir ilişki vardır? Alüminyum folyoyla pişirme işlemi yaparken hem enerji tasarrufu sağlamak hem de yiyeceğe metal bulaşmasını engellemek için ne gibi önlemler alınabilir?

Cevap: Sıcaklık arttıkça yiyecekte biriken alüminyum miktarı da yükselmiştir. Bu nedenle pişirme esnasında alüminyum folyo doğrudan yiyecek ile temas ettirilmemelidir. Bunun yerine yiyecekler cam, porselen veya çelik kaplara konulmalı, folyo sadece dış kısımda ısı kaybını azaltmak amacıyla kullanılmalıdır. Böylece hem enerji tasarrufu sağlanır hem de yiyeceğe metal geçişi önlenir.


3) Yiyecekleri pişirirken alüminyum folyo ya da hazır alüminyum kaplar kullanma konusundaki kararınızı topladığınız veriler ve edindiğiniz bilgilerden yola çıkarak belirtiniz. Kararınızın gerekçelerini açıklayınız.

Cevap: Yiyecekleri pişirirken doğrudan alüminyum folyo veya kaplar kullanmak doğru değildir. Çünkü asitlik ve sıcaklığın artması durumunda alüminyum gıdaya geçerek sağlık için risk oluşturur. Bunun yerine cam, seramik veya çelik kaplar tercih edilmelidir.


4) Pastanelerde bazı sütlü tatlılar alüminyum kaplarda satılmaktadır. Bu tatlıları almak istemediğinizi gören birine bu kararınızın nedenini nasıl açıklarsınız?

Cevap: Tatlılarda bulunan süt ve şeker gibi maddeler asidik ortam oluşturabilir ve bu da alüminyum kaplardan gıdaya metal bulaşmasına yol açabilir. Sağlık açısından risk taşımaması için cam veya porselen kaplarda satılan tatlıları tercih etmek daha güvenlidir.


9. Sınıf Kimya – Sayfa 25 Öz Değerlendirme Formu (MEB Yayınları)

1) Bu çalışmadan/deneyden neler öğrendim?

Kısa cevap: Alüminyum folyonun parlak–mat yüzeylerinin ısıyı yansıtma/soğurma davranışlarının farklı olduğunu; asitlik (pH↓) ve sıcaklık (T↑) arttıkça gıdaya geçen Al miktarının yükseldiğini öğrendim.

Ayrıntılı açıklama: Parlak yüzeyin kızılötesi ısıyı daha çok yansıttığını, mat yüzeyin ise daha çok soğurup yaydığını gördüm. Marinasyonda sos ne kadar asidikse ve pişirme ne kadar sıcaksa, alüminyumun gıdaya geçişi o ölçüde arttı. Bu nedenle, doğrudan temasın ve asidik ortamın azaltılmasının önemli olduğunu fark ettim.


2) Bu çalışmada/deneyde başarılı olduğum bölümler hangileridir?

Kısa cevap: Düzenli ölçüm alma, verileri tabloya doğru aktarma ve güvenli deney tekniği.

Ayrıntılı açıklama: Termometre ve kronometre ile eşit aralıklarla ölçüm yaptım; başlangıç koşullarını (miktar/sıcaklık) eşitledim; sonuçları karşılaştırılabilir hale getirecek şekilde tablo & grafikle ifade ettim. Güvenlik kurallarına uydum.


3) Bu çalışmada en çok hangi bölümlerde zorlandım?

Kısa cevap: Farklı sıcaklıklarda sabrı koruyup tutarlı ölçümler almak ve küçük farkları yorumlamak.

Ayrıntılı açıklama: Isı kayıplarını minimumda tutmak, ölçüm aralıklarını kaçırmamak ve iki koşul arasındaki küçük sıcaklık farklarını anlamlı sonuca dönüştürmek zorlayıcıydı. pH–Al geçişi ilişkisini okurken karıştırıcı değişkenleri (kap türü, süre) ayırmak dikkat istedi.


4) Hangi alanda kendimi daha çok geliştirmeliyim?

Kısa cevap: Veri analizi & yorum, ayrıca asit–metal etkileşimleri (reaksiyonlar, korozyon).

Ayrıntılı açıklama: pH–sıcaklık–süre–yüzey ilişkisini grafiklerle modelleme, hata paylarını hesaplama ve deney tasarımı (kontrol değişkenleri) konularında daha sistematik çalışacağım. Asidik ortamda metallerin çözünmesi/korozyonu üzerine ek kaynaklar okuyacağım.


5) Daha sonraki çalışmalarda neleri farklı yapacağım?

Kısa cevap: Daha kapsamlı kontrol grubu kuracağım; cam/çelik kap gibi alternatif malzemeleri de deneye ekleyeceğim.

Ayrıntılı açıklama: Aynı deneyi; kap malzemesi (cam, paslanmaz çelik, seramik), süre ve pH basamakları için çoklu karşılaştırmayla yürüteceğim. Ölçümleri grafik/pasta/bar şeklinde görselleştirip hata çubukları ekleyerek raporlayacağım. Böylece sonuçlar daha net ve ikna edici olacak.

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
29 Yorum