1. Tema Ölçme ve Değerlendirme Soruları ve Cevapları
9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 67-71 Cevapları (MEB Yayınları)
Bu bölümde, öğrenciler edebî dilin özelliklerini, sanatın insana etkisini ve sözün estetik yönünü kavrama becerilerini geliştirir. Sayfa 67-71 arasındaki etkinliklerde şiir çözümleme, metin yorumlama, sanat anlayışı değerlendirme ve öğretici metin yazma uygulamaları yer alır.
Metinlerde edebiyatın bir sanat dalı olarak değeri, edebî dil ile günlük dil arasındaki farklar ve çevre duyarlılığı gibi konular ele alınmıştır.
9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 67 Cevapları (MEB Yayınları)
Soru 1: Bu türkünün sizde uyandırdığı çağrışımları yazınız.
Cevap: Hayat, başlangıcı ve sonu belli olmayan uzun bir yolculuktur. Bu yolculukta insanın yaptığı seçimler, yaşamın anlamını belirler.
Soru 2: Bu türküde yer alan açık ve örtük iletiler nelerdir?
Açık İleti: İnsan, dünyaya gelir ve yaşam yolculuğuna başlar.
Örtük İleti: Hayat, doğumla başlayıp ölümle biten uzun bir yoldur.
Soru 3: “İki kapılı bir han” imgesinin anlamı nedir? Siz de türküdeki iki imgeyi ve anlamlarını yazınız.
Cevap: “İki kapılı han” doğumu ve ölümü simgeler; insanın bu iki kapı arasında yaşadığı hayatı anlatır.
Türküde Yer Alan İmge | Kazandığı Anlam |
---|---|
Uzun ince bir yol | Hayatın kendisi |
Yetişmek için menzile | Hayatın sonu, ölüm |
Soru 4: Bu türkünün en beğendiğiniz bölümlerini gerekçeleriyle yazınız.
Cevap: “Dünyaya geldiğim anda, yürüdüm aynı zamanda. İki kapılı bir handa, gidiyorum gündüz gece.” bölümü en anlamlı kısımdır çünkü yaşamın geçiciliğini sade ama derin bir şekilde anlatır.
Soru 5: Bu şiire hâkim olan duyguyu yazınız.
Cevap: Şiire hâkim olan duygu hüzün ve melankolidir. Şair, akşamın kızıllığıyla birlikte geçen zamanı ve solan güzelliği anlatır.
Soru 6: Bu şiire hangi başlığı koymak isterdiniz?
Cevap: “Sonbahar Akşamı” veya “Kızıl Gökyüzü” başlığı uygun olurdu çünkü şiir, güneşin batışıyla birlikte yaşanan duygusal bir sonbahar hüznünü yansıtır.
9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları Meb Yayınları Sayfa 68
7. Aşağıdaki soruların cevapları için ilgili kutucuğun harfini seçip soruların yanındaki boşluğa yazınız.
a) Hangi şiirlerde imge kullanılmıştır?
Cevap: a - c - e - f - g - ğ
Açıklama: Bu şiirlerde imge kullanımı belirgindir. Örneğin, a şairinin kullandığı doğa tasvirleri, okuyucunun zihninde görsel imgeler oluşturur. c şiirinde, duygusal yoğunlukla birlikte imgeler etkili bir şekilde kullanılmıştır. e şiirinde de çeşitli duygusal imgeler, okuyucu üzerinde derin bir etki bırakır. f, g ve ğ şiirleri de benzer şekilde zengin imgeler barındırmaktadır.
b) Hangi şiirlerde edebî söyleyiş ön plandadır?
Cevap: a - c - e - f - g - ğ - h
Açıklama: Bu şiirlerde edebî söyleyiş belirgin bir şekilde öne çıkmaktadır. a ve c şiirleri, sanatsal anlatım açısından zengin bir dil kullanırken, e, f, g, ğ ve h şiirlerinde de benzer şekilde sanatsal ifadeler öne çıkmaktadır. Bu şiirler, okuyucuya estetik bir deneyim sunar.
c) Hangi şiirlerde dil, konuşma diline daha yakındır?
Cevap: b - ç - d - h
Açıklama: Bu şiirler, daha sade bir dil kullanarak konuşma diline yakın bir üslup benimsemiştir. b şiirinde günlük hayatta sıkça kullanılan ifadeler mevcutken, ç şiirindeki dil de oldukça anlaşılırdır. d ve h şiirleri ise, doğrudan ve net bir iletişim sunarak okuyucuya ulaşmayı hedefler.
ç) Hangi şiirlerde ileti, açık olarak verilmiştir?
Cevap: b - ç - d - g - h
Açıklama: Bu şiirlerde iletişim oldukça açıktır. b ve ç şiirleri, doğrudan bir mesaj vererek okuyucuyu bilgilendirirken, d, g ve h şiirleri de benzer bir yaklaşım sergiler. Bu durum, okuyucunun metinleri kolaylıkla anlamasını sağlar.
d) Hangi şiirlerde sözcüklerin tamamı gerçek anlamlarıyla kullanılmıştır?
Cevap: b - d - h
Açıklama: Bu şiirlerde sözcükler, gerçek anlamlarıyla kullanılmıştır. b şiirindeki kelimeler, günlük yaşamda karşılaşılabilecek şekilde sade ve anlamlıdır. d ve h şiirlerinde de benzer bir dil ve anlatım tarzı hakimdir.
e) Hangi şiir, vatanseverlik duygusunu dile getirmektedir?
Cevap: g
Açıklama: g şiiri, vatanseverlik teması etrafında şekillenmiştir. Bu şiir, milli duyguları güçlendiren ifadelerle doludur ve okuyucuda vatan sevgisini aşılamaktadır.
f) Hangi şiirlerde teşbih sanatı kullanılmıştır?
Cevap: ç - g - h
Açıklama: Bu şiirlerde teşbih sanatı dikkat çekici bir şekilde kullanılmıştır. ç şiirinde yapılan benzetmeler, duygusal etkisini artırırken; g ve h şiirlerinde de benzer şekilde, imgeler ve benzetmelerle zenginleştirilmiştir. Bu durum, okuyucunun metinle olan etkileşimini artırır.
9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 69 Cevapları (MEB Yayınları)
Soru 8) Yazarın bu metni yazma amacı ne olabilir?
Cevap: Yazar bu metni, edebiyatın bir sanat dalı olduğunu vurgulamak ve edebiyatın estetik bir değer taşıması gerektiğini açıklamak amacıyla yazmıştır. Ayrıca, edebiyatı sadece toplumsal işlevlerle sınırlamamak gerektiğini, onun özündeki güzellik ve sanatsal yönün ön planda tutulmasının önemini belirtmek istemiştir.
Soru 9) Bu şiiri yazan Mehmet Emin Yurdakul, İsmail Çetişli’nin edebiyat sanatına dair görüşlerine katılır mıydı? Düşüncelerinizi gerekçeleriyle yazınız.
Cevap: Katılmazdı. Çünkü Mehmet Emin Yurdakul, “Bırak Beni Haykırayım” şiirinde edebiyatın yalnızca estetik bir sanat değil, aynı zamanda toplumsal bir görev olduğunu savunur.
“Mazlumların intikamı olmak için doğmuşum” ve “Şairleri haykırmayan bir millet, sevenleri toprak olmuş öksüz çocuk gibidir” dizeleriyle şairin halkın sesi olması gerektiğini dile getirir.
Bu yönüyle Yurdakul, İsmail Çetişli’nin edebiyatı yalnızca sanat ve güzellik yönüyle ele alan görüşünden farklı bir bakış açısına sahiptir.
9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 70 Cevapları (MEB Yayınları)
Soru 10) Yukarıda yer alan infografiğin sizde uyandırdığı duyguları dile getiren edebî veya öğretici bir metin yazınız.
(Metin Türü: Öğretici Metin)
Cevap: 20 Nisan 2010 tarihinde Meksika Körfezi’nde büyük bir petrol sızıntısı felaketi yaşandı. Yaklaşık 49 milyon varil petrol, denize yayıldı ve 140.000 kilometrekarelik bir alanı kirletti. Bu olayda 11 kişi yaşamını yitirdi, 17 kişi de yaralandı. Fakat en büyük zarar doğaya oldu. 1400 balina ve yunus, 800 kuş ve 1700 kaplumbağa hayatını kaybetti. Deniz canlıları petrole bulanarak nefes alamadı ve yavaş yavaş öldü. Bu olay bana doğanın ne kadar hassas olduğunu bir kez daha gösterdi.
İnsanlığın gelişim uğruna doğayı nasıl hoyratça kullandığını görmek üzücü. Eğer biz insanlar doğayı korumazsak, sonunda zarar gören yine biz oluruz. Denizleri, ormanları ve hayvanları korumak, sadece çevreci bir davranış değil, insan olmanın gereğidir.
9. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 71 Cevapları (MEB Yayınları)
Soru 1: Bu temada öğrendiğiniz en ilginç bilgi neydi?
Cevap: Yazar Sevinç Çokum’un “Hilal Görününce” kitabını yazmadan önce birçok kişiyle görüşmesi, kaynakları incelemesi ve uzun araştırmalar yapması en ilginç bilgiydi. Bu durum bana bir yazarın eserini oluştururken ne kadar titiz çalıştığını gösterdi.
Soru 2: Bu temada öğrendiğiniz hangi bilgileri günlük hayatınızda kullanabilirsiniz?
Cevap: Kitap okumanın düşünce gücümü geliştirdiğini öğrendim. Bundan sonra daha düzenli kitap okuyarak, olaylara farklı açılardan bakmayı ve kendimi ifade etmeyi geliştirmek istiyorum.
Soru 3: Hangi konu hakkında daha fazla bilgi edinmek isterdiniz?
Cevap: “Şiir nasıl yazılır?” ve “Yazarken duygularımızı en etkili biçimde nasıl yansıtırız?” gibi konular hakkında daha fazla bilgi edinmek isterdim.
Soru 4: Sözün inceliği temasında öğrendiklerinizden hareketle edebî dil ile günlük dilin farkları hakkındaki çıkarımlarınızı yazınız.
Cevap: Edebî dilde kelimeler duygulara, hayal gücüne ve estetiğe dayanır. Günlük dil ise daha sade ve anlaşılır bir anlatım taşır. Edebî dil duyguları derinleştirirken, günlük dil iletişimi kolaylaştırır.
Soru 5: Sözün inceliği temasına başlarken tema adının sizde uyandırdığı duygu ve düşüncelerle tema sonundaki duygu ve düşünceleriniz arasında ne gibi değişiklikler oldu?
Cevap: Başta “Sözün İnceliği” ifadesini sadece güzel konuşmak olarak düşünüyordum. Ancak tema sonunda sözün bir sanat, edebiyatın ise duyguların zarif bir yansıması olduğunu fark ettim. Artık edebiyatı sadece ders değil, ruhu güzelleştiren bir sanat olarak görüyorum.