11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 49 Cevapları (MEB Yayınları)
Hazırlık
Soru 1: Sizce edebî metinler toplumda yaşananları bire bir yansıtır mı? Neden?
Cevap: Edebî metinler, toplumsal hayatı olduğu gibi değil, sanatçının hayal gücü ve yorumuyla yansıtır. Bu yüzden bire bir gerçeklikten çok, yorumlanmış bir gerçeklik sunar.
Soru 2: “Toplumcu gerçekçi yazar” ifadesinin sizdeki çağrışımları nelerdir?
Cevap: Toplumcu gerçekçi yazar denildiğinde, halkın sesi olan, emekçilerin ve yoksulların sorunlarını anlatan, eşitsizlik ve adaletsizliklere dikkat çeken yazarlar akla gelir.
11. Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Sayfa 51 Cevapları (MEB Yayınları)
Metni Anlama ve Çözümleme
1. Soru: Metinde toplumcu gerçekçi anlayışın belirgin olduğu yerleri tespit ederek açıklayınız.
Cevap: Çocuk işçilerin ağır şartlar altında çalıştırılması, sefalet, sınıf farklılıkları, yoksulluk ve ekonomik sıkıntılar toplumcu gerçekçi anlayışı yansıtan unsurlardır.
2. Soru: Hikâyedeki şahısların özelliklerini açıklayınız.
- Çocuk: Çalışkan, sorumluluk sahibi, yoksul olmasına rağmen umutlu, azimli ve kardeşlerini düşünen biridir.
- Anlatıcı: Duyarlı, gözlemci ve toplumsal sorunlara karşı farkındalık sahibi bir kişidir.
3. Soru: İlk paragraftaki betimlemenin işlevi nedir?
Cevap: Mekânın sefaletini, işçilerin içinde bulunduğu kötü çalışma şartlarını ve ağır yaşam koşullarını gözler önüne sermek için yapılmıştır.
4. Soru: Metnin yazıldığı döneme dair hangi bilgilere ulaşılabilir?
Cevap: 1940’lı yıllarda küçük atölyelerde üretim yapıldığı, çocuk işçilerin erken yaşta çalıştırıldığı, işçi sınıfının ağır koşullar altında yaşadığı ve ekonomik sıkıntıların yaygın olduğu anlaşılmaktadır.
5. Soru: Metindeki temel çatışma nedir?
Cevap: Çocukların küçük yaşta yoksulluk ve ağır iş koşullarıyla mücadele etmek zorunda kalmalarıdır.
Ders Dışı Etkinlik
Etkinlik İsmi: Dönemler ve Kahramanlar
Kazanım: Metindeki şahıs kadrosunun özelliklerini belirler.
Süre: 1 Hafta
Amaç: Metindeki şahıs kadrosunun özelliklerini incelemek.
Yöntem-Teknik: Araştırma – Grup Çalışması
Görev: Sınıf dört gruba ayrılır. Gruplardan ikisi Mehmet Akif Ersoy’un Küfe manzumesi, diğer ikisi ise Orhan Kemal’in Harika Çocuk hikâyesini inceler. Kahramanların karakter özellikleri ve içinde bulundukları sosyoekonomik şartlara yönelik araştırma yapılır. Araştırma sonuçları sunum hâlinde sınıfta paylaşılır.
Sunum Özeti:
Küfe – Mehmet Akif Ersoy
- Çocuk: Fedakâr, küçük yaşta ailesinin yükünü üstlenmiştir.
- Anne: Hasta ve güçsüzdür.
- Kardeşler: Masum, korunmaya muhtaçtır.
- Sosyoekonomik şartlar: Derin yoksulluk, çaresizlik ve sosyal destek eksikliği.
Harika Çocuk – Orhan Kemal
- Çocuk: Çalışkan, sabırlı, ekmeğini paylaşacak kadar cömert, kardeşlerine bakacak sorumluluğa sahiptir.
- Anlatıcı: Gözlemci, toplumsal sorunlara duyarlı biridir.
- Sosyoekonomik şartlar: Çocuk işçilik, ağır atölye koşulları, uzun çalışma saatleri, ailelerin geçim sıkıntısı.
- Toplumcu gerçekçilik: Sınıf farklılıkları, adaletsizlik ve yoksulluk ön plandadır.
SUNUM 1: Mehmet Akif Ersoy – Küfe
Slayt 1 – Giriş
- Mehmet Akif Ersoy, toplumun sosyal ve ekonomik sorunlarını dile getiren bir şairdir.
- Küfe manzumesi, yoksulluğun ve çaresizliğin bir aile üzerindeki etkilerini anlatan dokunaklı bir eserdir.
Slayt 2 – Kahramanların Özellikleri
Çocuk:
- Küçük yaşta çalışmak zorunda kalmıştır.
- Ailesine karşı sorumluluk sahibidir.
- Kardeşlerine karşı fedakâr ve koruyucudur.
- Yaşının üzerinde bir olgunluk taşır.
Anne:
- Hasta ve güçsüzdür.
- Çocuklarının bakımını üstlenemeyecek durumdadır.
Kardeşler:
- Masum, korunmaya muhtaç ve çaresizdir.
- Ailenin yükü tamamen ağabeylerinin omuzundadır.
Slayt 3 – Sosyoekonomik Şartlar
- Toplumda derin bir yoksulluk hâkimdir.
- Çocuk yaşta çalışmak zorunda kalan bireyler vardır.
- Sağlık hizmetleri ve sosyal destek sistemleri yetersizdir.
- Zengin ve yoksul arasındaki uçurum belirgindir.
Slayt 4 – Sonuç
- Küfe, toplumsal duyarlılık oluşturmayı amaçlar.
- Mehmet Akif, toplumun ezilen kesiminin sesi olmuştur.
- Çocuk kahraman üzerinden yoksulluğun dramatik boyutu işlenmiştir.
SUNUM 2: Orhan Kemal – Harika Çocuk
Slayt 1 – Giriş
- Orhan Kemal, toplumcu gerçekçi edebiyatın önde gelen temsilcilerindendir.
- Harika Çocuk hikâyesi, işçi sınıfının yaşamını ve çocuk işçilerin zorluklarını gözler önüne serer.
Slayt 2 – Kahramanların Özellikleri
Çocuk:
- Henüz on iki yaşındadır, fakat torna-tesviye işinde ustalaşmıştır.
- Çalışkan, sabırlı ve azimlidir.
- Ekmeğini paylaşacak kadar cömerttir.
- Kendi sorumluluğunu üstlenmiş ve kardeşlerine bakmaktadır.
Anlatıcı:
- Gözlemcidir, çocuğun azmine hayranlık duyar.
- Duyarlıdır; çocuğun hikâyesi üzerinden toplumsal sorunlara dikkat çeker.
Slayt 3 – Sosyoekonomik Şartlar
- Küçük atölyelerde çocuk işçiler ağır koşullarda çalıştırılmaktadır.
- Uzun çalışma saatleri ve kötü koşullar yaygındır.
- Aileler, geçim sıkıntısı yüzünden çocuklarını çalıştırmak zorundadır.
- İşçi sınıfı zor ve yoksul bir hayat sürmektedir.
Slayt 4 – Toplumcu Gerçekçilik
- Orhan Kemal, eserinde sınıf farklılıklarını ve adaletsizliği gözler önüne serer.
- Çocuk işçi figürü, toplumun ekonomik sorunlarını simgeler.
- Realizm ve naturalizm akımlarının etkileri görülür.
- Hikâye, sadece bireysel değil, toplumsal bir eleştiri içerir.
Slayt 5 – Sonuç
- Harika Çocuk, toplumun ezilen ve yoksul kesimlerini temsil eder.
- Çocuğun azmi ve çalışkanlığı, geleceğe dair umudu simgeler.
- Orhan Kemal, edebiyatı sosyal bir eleştiri aracı olarak kullanır.
Karşılaştırmalı Değerlendirme Tablosu
Özellik | Küfe – Mehmet Akif | Harika Çocuk – Orhan Kemal |
---|---|---|
Kahraman | Ailesinin yükünü sırtlayan küçük çocuk | Torna-tesviye işinde çalışan çocuk işçi |
Tema | Yoksulluk, çaresizlik, aile sorumluluğu | Çocuk işçilerin yaşam mücadelesi |
Anlatıcı | Duyarlı, toplumun sesi olan şair | Gözlemci, toplumcu gerçekçi yazar |
Şartlar | Sosyal desteklerin yetersizliği, derin yoksulluk | Çocuk işçilik, ağır iş koşulları, sınıf farklılıkları |
Sonuç | Toplumsal duyarlılık oluşturma | Toplumsal adaletsizlikleri eleştirme |
Bu iki eser, farklı dönemlerde yazılmış olsalar da, çocukların erken yaşta omuzlarına yüklenen ağır sorumlulukları ve yoksulluğun dramatik etkilerini ortaya koymalarıyla ortak bir noktada buluşur.